Gossip Girl'ün ünlü yıldızı Leighton Meester'ın kıskanılan saçlarının
sırrı nedir? Blair karakterini seviyor mu? Ve o saç bantlarıyla kendini
nasıl hissediyor?
Leighton Meester, Manhattan, Chealse'deki Le Grainne Cafe'ye girdiğinde onun Constantine Billard School'dan (Gossip Girl'de canlandırdığı Blair'in gittiği okul) gelmediği açıkça belliydi. 23 yaşındaki oyuncu kat kat giyinmişti ve şehir şıklığı içindeydi. Üzerinde uzun Tory Burch hırka, üstüne oturan Fluxus tişört, tayt, uzun örgü çoraplar ve düz botlar vardı. Bunlar kesinlikle Blair Waldorf'un muhteşem Upper East Side gardrobunda bulamayacağımız şeyler. Nutella ve meyveli krebini yemeye ara verip, "Benim tarzım rahattır; o anki moduma göre değişir," dyor Meester ve devam ediyor, "Kusursuz görünmeliyim diye bir takıntım yok." Ama her ilgi uyanduran TV karakteri gibi onun da bir sırrı var: Kuaförü Charles Baker Strahan. Oyuncunun bu farklı stil tarzını nasıl kusursuzca taşıyabildiğini konuştuk..
Gossip Girl dizisi için esmer olmak konusunda ne hissediyorsunuz?
Ben doğal sarışınım ama saçımın rengini biraz daha açtırdığımda saçım boyayı çabuk emdi ve yeşile döndü! Ağlamadım ama bu durumu bir an önce düzeltmeliydim. Şanslıyım ki oda arkadaşım kuafördü ve saçlarımı yeniden boyamama yardımcı oldu.
Rengini korumak zor oluyor mu?
Saç stilistim saçlarımı iki ayda bir boyuyor. Ayrıca sanırım sette verdikleri şekil ve eklenen çıtçıtlar sayesinde saçlarım televizyon ekranında olduğundan daha koyu görünüyor. Bazen, diplerim uzadığında çekimlerde fark edilmemeleri için kahverengi sprey boya da kullanıyorlar. Ben biraz ciddi bir insanım bu yüzden esmer olmanın bana kalıplaşmış sarışın tipinden daha çok yakıştığını düşünüyorum.
Strahan'dan saçlarınız için ipuçları alıyor musunuz?
Evet kesinlikle! Mesela bana saçlarımı her gün yıkamamamı söylüyor. Özellikle saç boyamın çabucak aktığını fark ettiğimden bu yana onun tavsiyelerine uymaya başladım. Ayrıca Mason Pearson'dan saç fırçası aldığımdan beri de saçlarım çok daha sağlıklı görünüyor. Fırça özellikle kış aylarında saçımın arkasında dolaşmalar oluştuğu zamanlarda işe yarıyor.
Saçlarınız her zaman uzun muydu?
İki yıl önce çok zarar gördüklerini düşündüğüm için kestirmiştim. Ayrıca saçlarım kestirmeden önce çok fazla katlıydı ve bence darmadağınık gözüküyorlardı. Kestirdikten sonra çok daha sağlıklı görünmeye başladılar, hatta o zaman az bile kestirdiğimi düşünmüştüm. Ama model çok keskindi ve diziye uymuyordu çünkü Blair'in saçlarının her zaman düzgün ve yapılı olması gerekiyor.
Geçmişte hiç çılgın saç modelleriniz olmuş muydu?
Saçlarımı milyonlarca renge boyattım. Mor yeterince çılgıncaydı. Drive Thru filmini çekerken punk tarzında bir karakteri canlandırıyordum ve siyah saçlarımın arasına kırmızı tutamlar boyanmıştı. Ama bu tecrübeler beni değiştirdi. Artık çok çılgınca şeyler yapmayı düşünmüyorum çünkü saçlarımın eski sağlığına kavuşmasının ne kadar uzun sürdüğünü biliyorum.
Makyaj yapmıyorsunuz ve harika görünüyorsunuz. Bu nasıl oluyor?
Esmer olmak ten rengimi tamamlıyor bu yüzden daha az makyaj yapabiliyorum, bu da benim işime geliyor. Ayrıca bir cilt kürüne başladım: Yatmadan önce La Roche-Posay'ın Cleansing Milk'i pamukla yüzüme uyguluyorum ve sıcak su yerine Evian Mineral Water Spray kullanıyorum.
"Bu saç modeli çok basit ve tam Amerikan stili. Leighton biraz dalga ve hacimle harika görünüyor." -Charles Baker Strahan
Saç bantlarını seviyor musunuz?
Saç batlarını severim ama Blair kadar takıntılı bir durumda değilim. Aslında, birkaç tane var ama, Blair'inkilere hiç mi hiç benzemiyorlar. Üzerinde küçük taşlar var. Ayrıca şapka takmayı da çok severim. Yaz aylarında güneşten korunmak için güzel bir hasır şapka kullanırım veya saçlarımın kötü göründüğünü hissettiğim günlerde saçlarımı kamufle edebilmek için kep ya da fötr şapka takarım.
Şirret bir kadını oynamanın en güzel yanı nedir?
Oyuncu olmama rağmen dünyanın en az dramatik insanıyım. Yani normal hayatımda rol yapmam. Ama Blair oynaması eğlenceli bir karakter. Unutmamak lazım ki herkesin zorba bir tarafı vardır. Ben normal hayatımda bu yanımı ön plana çıkarmayı sevmiyorum, zaten sette yeterince bu tarzı sergiliyorum.
Gossip Girl'de oynadıktan sonra stiliniz değişti mi?
Alışveriş yapmak için az zamanım ve daha çok param var, bu biraz ironik. Farklı tasarımcılar ve trendler denemeyi seviyorum. Bir süre şık elbiselerden uzak durmuştum ama şimdi tuvalet giymeyi seviyorum. Marc Jacobs, Rag&Bone, Philip Lim gibi New York tasarımcılarını seviyorum. Paris'e gittiğimde Balenciaga'ya aşık oldum. Ama etiketleri önemsemiyorum, benim için önemli olan kıyafetler.
Stil ikonlarınız kimler?
Annem. Bana 70'ler ve 80'lerden bugüne kadar sakladığı pek çok havalı kıyafetini verdi. Onun bana verdiği kıyafetleri giydiğimde hep övgü dolu sözler duydum ve bu yüzden bu parçaları sakladığı için minnettarım. Blair'i oynamak beni Bette Davis, Grace Kelly ve Audrey Hepburn tarzı kıyafetlerin içine soktu. Zaten eski Hollywood estetiğini seviyorum. Unutmamak lazım ki moda kurallarını bu sözünü ettiğimiz kadınlar yarattı. Bence onları stil ikonu yapan en önemli unsur karakterleriydi. Bugünlerde Cate Blanchett'i beğeniyorum. Farklı tarzlar deniyor ama bence doğru yolda. Üstelik her zaman rahat görünüyor.
Beverley Hills Lisesi'ne gittiniz. Bulunduğunuz ortamda moda konusunda çekişme var mıydı?
Ortam kötüydü. Dört gözlü olduğum için alay ediyorlardı. O dönem ailemin tonlarca parası yoktu ve bu yüzden anneme, "O çok pahalı jeanlerden almamız gerek," diyemiyordum. Sokakta her zaman bir stil yaratabiliyordum ama okul bunu yapmak istediğim son yerdi. Uzun karmakarışık saçlarım vardı, kenevirden yapılmış kolyeler takıyordum, bol tişörtler ve kötü jeanler giyiyordum. Aslını isterseniz beden eğitimi kıyafetlerini giymiş ve birazdan koşmaya başlayacak biri gibi görünüyordum. Moda dünyasını takip ederek büyüdüm ama içimde hala lisedeki Leighton'la özdeşleşen bir yanım var.
Bant farkı
Blair Waldorf saç bantlarını trend haline getirdi. Onları bu kadar kullanılabilir yapan nedir? İşin sırrı onları en az bir parmak geriden takmakta. "Kakülünüz varsa görünümü yumuşatmak için toplayın," diyor Gossip Girl'ün saç stilisti Elizabeth Reilly-Davila.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlar..